Sözlükte FALÎZ kelimesinin manası:
FALÎZ: (C: Fevâliz) Bostan.
FALÎZ ile alakalı bazı sözcükler ve anlamları
- BOSTAN: BOSTAN: (Bustan) f. Ağacı, çiçeği, yeşilliği çok olan yer, kokulu yer. Sebze bahçesi. * Kavun, karpuz. Devamını Oku
- BOSTAN-I HUDÂ: BOSTAN-I HUDÂ: f. Huda'nın, Allah'ın bostanı meâlinde olup, İlâhî güzellikleri ve tecelli-i İlâhînin aksettiği yer mânâsında kullanılır. "Vahidiyet mertebesi" diye… Devamını Oku
- MİCDAR: MİCDAR: Bostan korkuluğu. Korkuluk. Devamını Oku
- HİRASE: HİRASE: f. Bostan korkuluğu. Korkutacak şey. Devamını Oku
- HARBELE: HARBELE: f. Kuyulardan su çekmeğe mahsus dolap. Bostan dolabı. Devamını Oku
- RAVZA: RAVZA: Sulu yer, bahçe, bostan, çimenlik yer. Devamını Oku
- MEŞARE: MEŞARE: Bostan. Tarla. * Çiftçiler arasında meşhur olan tahta yer. Devamını Oku
- RAHMANİYYET: RAHMANİYYET: Cenab-ı Hakk'ın Rahman oluşu.(Yâni: Gözümüzle görüyoruz, birisi var ki, bize zemin yüzünü rahmetin binlerle hediyeleri ile doldurmuş, bir ziyafetgâh… Devamını Oku
- HADAİK-I HÂSSA: HADAİK-I HÂSSA: Saray bahçeleri. Bunlar biri saray içinde, diğeri saray dışında olmak üzere iki kısımdı. Saray içindeki bahçe ve bostan… Devamını Oku
- BESATİN: BESATİN: (Bostan. C.) Bostanlar. Devamını Oku
- BAG-ZAR: BAG-ZAR: f. Bağlık yer, bağ, bostan. Devamını Oku
- REVZAT: REVZAT: (C.: Ravz-Ravzât-Riyaz-Rizât) Çayırlı, çimenli ve sulu yer. * Bostan. Devamını Oku
- TÜR’A: TÜR'A: (C.: Türa') Kapı. Derece. * Bağ ve bostan. * Kanal. * Suyun taştığı yer. Su arkının ağzı. Devamını Oku
- BAİN: BAİN: Dibi geniş olan bostan kuyusu. Geniş dipli kuyu. (Bak: Bâyin) Devamını Oku
- NAURE: NAURE: (C.: Nevâir) Bostan dolabı. Devamını Oku