ZERABÎ kelimesinin Osmanlıca anlamı nedir?
ZERABÎ: (Zürbiye) (Zirbiye. C.) İftihar eden. * Geniş, enli döşek, yatak.
ZERABÎ ile alakalı bazı sözcükler ve Osmanlıca anlamı
ZERAB: f. Beyaz şarap. * Yaldız mürekkep. Devamını Oku
PEHNA: f. Genişlik, enlilik. * Enli, geniş, yaygın. Devamını Oku
PEHN: f. Enli, geniş, yassı. * Genişlik, enlilik. Devamını Oku
AHSEM: Geniş yüzlü kılıç. * Arslan. * Enli, yassı ve yayvan burun. * Enli, yassı ve yayvan burunlu adam. Devamını Oku
KELAN: f. İri, cüsseli, büyük. Heybetli.* Geniş, enli. * Baş. Devamını Oku
MÜFTEHİR: (Fahr. dan) İftihar eden. Öğünen. * Sırf Allah rızası için menfaatsiz hizmet eden. * Şanlı, şerefli. Devamını Oku
MEANN: Enli, geniş. * şişman gövdeli kimse. * Hatip. Devamını Oku
PALA: Ağzı enli, ortasına doğru daha genişliyerek ucuna doğru daralmaya başlayan kalın, kısa ve ağır kılıç. Devamını Oku
FAHİR: (Fâhire) İftihar eden. Kendi amelini ve kendini beğenen. Övünen. * Şa’şaalı. Ağır. Parlak. Şanlı. * Büyük ve iyi nesne. * Koruğu büyük çekirdeksiz hurma. * Memeleri büyük deve. Devamını Oku
MÜNFERİC: İnfirac eden. Çok açık. Açılan, genişleyen. * Gam, gussa ve kederden kurtulmuş. * Arası geniş. Açık olan. İki tarafı birbirinden uzak olan. Devamını Oku
MÜTEVESSİ’: Tevessü’ eden, genişleyen, geniş. Devamını Oku
İFTİHARİYYAT: İftihar yoluyla söylenen sözler. Devamını Oku
MEFAHİR: İftihar edilecek, övünülecek şeyler. Mefharetler. Devamını Oku
MÜFTEHİRÂNE: f. İftihar ederek, karşılık beklemeden. * Elbette. Memnuniyetle. Devamını Oku
LAFAHR: Fahirsiz. İftiharsız. İftihar etmeksizin. * Fahrolmasın. Devamını Oku