VEHF kelimesinin Osmanlıca anlamı nedir?
VEHF: Bitkinin yapraklanması. Uzama. Çoğalma, artma.
VEHF ile alakalı bazı sözcükler ve Osmanlıca anlamı
EFZAYİŞ: f. Artma, çoğalma, tezayüd, tekessür. Devamını Oku
TEZEYYÜD: Ziyadeleşme, çoğalma, artma. * Tekellüfle sözü uzatma. Devamını Oku
ZİYADE: Artan, fazla kalan. Çok bol. Fazladan. * Artma, çoğalma. Devamını Oku
REYEAN: Artma, çoğalma, ziyâdeleşme, bereketlenme. * Her şeyin evveli, tazelik zamanı. Devamını Oku
TEZAYÜD: (Ziyadet. den) Ziyadeleşme, artma, çoğalma. * Söz ve sair şeyleri tekellüfle çoğaltma. Devamını Oku
TERAKKİ: İlerleme. Yukarı çıkma, yükselme. * Artma, çoğalma. * Bilgi ve medeniyetçe yükseliş.(Terakkimizin şartı: 1- Mesailerin tanzimi 2- Emniyet 3- Teavün düsturunun teshilidir.) (H.Şâmiye) Devamını Oku
TEVAFÜR: (C.: Tevafürât) Artma, çoğalma. Devamını Oku
İRBAŞ: Ağacın yeşillenip yapraklanması. Devamını Oku
FAGIRE: Hind nilüferi denilen bitkinin kökü. Devamını Oku
TEBAÜD: Uzaklaşma. Uzağa çekilme. * Uzama. Devamını Oku
TEBAÜD: Uzaklaşma. Uzağa çekilme. * Uzama. Devamını Oku
AMUD-ÜL FECR: Sabah yeri ağarıp uzama. Devamını Oku
İSTİRKAK: (Rıkk. dan) Harbde düşman tarafından esir alma. * Köle edinme, bir kimseyi kendine köle olarak alma. Devamını Oku
TEKALLÜD: Bir şeyi üzerine alma. İltizam edip boynuna alma. Devamını Oku
NES’E: Veresiye alma. Vade ile alma. * Tehir etmek. Devamını Oku