RAGIYE kelimesinin Osmanlıca anlamı nedir?
RAGIYE: Dişi deve.
RAGIYE ile alakalı bazı sözcükler ve Osmanlıca anlamı
SAYİBE: (C.: Siyeb) Adak için ayrılıp üstüne binilmeyen ve sütü içilmeyen dişi deve. * “Ümm-ül bahire” adı verilen ve peşpeşe üç dişi deve doğuran deve. Bu deveye de binilmez, sütü sağılmaz. Yabana salarlar, ölünceye kadar gezer. Devamını Oku
KİŞAF (KÜŞÂF): Bir kaç yıl üstüne yük vurulmayan deve yavrusu. * Dişi deve hâmile iken erkek devenin ona cimâ etmesi. Devamını Oku
RAHİLE: Yük hayvanı. * Yük getiren deve. * Topluluk, kafile. * Üzerine binilen deve. Devamını Oku
ULCUM: (C: Alâcim) Erkek kurbağa. * Dağ keçisinin erkeği. * Deve kuşu. * Sağlam ve dayanıklı deve. * Çok su. * Gece karanlığı. Devamını Oku
ASÛS: Yalnız yürüyüp, otlayan deve. * Yanından insanlar uzaklaşmayınca kendini sağdırmayan deve. * Av arayan kimse. Devamını Oku
RUGA’: Sada, ses. * Deve, sırtlan ve deve kuşunun bağırması. Devamını Oku
ÂLİC: İki hörgüçlü büyük deve. Yumuşak nesne. * Kırda bir kumlu yer.* Alcân dedikleri otu yiyen deve. Devamını Oku
HALİYYE: Bağından boşanmış deve. * Yabancı bir yavru emziren deve. * Büyük gemi. * Arı kovanı. * Ahlâktan kinâyedir. * (C.: Haliyyât) Bekâr kadın, evlenmemiş kız. Devamını Oku
AKKÂM: Deve kiralayıcısı, deve ile ücret karşılığında eşya taşıyan adam. * Hacca Surre-i Hümayun ile birlikte giden hademe. * Çadır mehteri. Devamını Oku
KUDAR: Büyük yılan. * Aşçı, tabbah. Deve boğazlayıcı, deve kasabı. Devamını Oku
KÂSTE: f. Eksik, noksan, eksilmiş, azalmış.KASUB : Mestler.KASUS : Yalnız otlayan deve.KASV : Deve kulağının kenarı. Devamını Oku
TAHHANE: Çokluk deve. Deve sürüsü. * Çok asker. Devamını Oku
MEDFEE: Deve sürüsü. Çok miktar deve. Devamını Oku
SENAF: Deve bağlanan ip. * Deve göğüsü. Devamını Oku
SENAF: Deve bağlanan ip. * Deve göğüsü. Devamını Oku