NİSBET kelimesinin Osmanlıca anlamı nedir?
NİSBET: Münasebet, yakınlık, bağlılık, ölçü. * Rağmen. İnat olarak. İnat olsun diye.
NİSBET ile alakalı bazı sözcükler ve Osmanlıca anlamı
Fİ’L-İ MÜSBET: Gr: Müsbet fiil. Kendinde nefiy edatı bulunmayan fiil. Devamını Oku
Fİ’L-İ MÜSBET: Gr: Müsbet fiil. Kendinde nefiy edatı bulunmayan fiil. Devamını Oku
TERKİBAT-I NİSBET-İ HAFİYE: Gizli düşünce ve tasavvurlardan meydana gelen terkibler. Devamını Oku
MÜSBET HAREKET: Doğruluğu âşikâr olan ve belli ve isbat edilebilen; doğru düşünenlerin kabul edebileceği kanun ve nizama uygun hareket. * Allah’ın (C.C.) emrine uygun, tahribkâr ve tecavüzkâr olmayan, yapıcı ve tâmir edici tarzda olan, mizan, adâlet ve insafa uyan hareket.(Bir şeyin vücudu, bütün eczasının vücuduna vâbestedir. Ademi ise, bir cüz’ünün ademi ile olduğundan; zayıf adam Devamını Oku
İBRET-İ ÂLEM İÇİN: Bütün âleme ibret olsun diye. Herkese ibret olsun için. Devamını Oku
İNADEN: İnad olsun diye. Tersine olarak. Devamını Oku
MÜSBET: İsbât olunan. Delilli. Açık ve sabit olan. * Menfinin zıddı. Pozitif, olumlu. * Yazılıp kaydedilmiş. Tesbit edilmiş olan. Devamını Oku
MÜSBET İLİMLER: (Pozitif ilimler) Tecrübe ve müşâhedeye dayanan ve nazari olmayan maddi ilimler. Herkesin kabul ettiği ve isbat vasıtaları ile doğruluğu isbat edilen ilimler. Devamını Oku
MUHALEFET-ÜN Lİ-L HAVADİS: Cenab-ı Hakk’ın ne zâtında ne sıfâtında (mevcud olsun, mevhum olsun, muhayyel olsun), hiç bir şeye hiç bir cihette benzememesi. Devamını Oku
MÜRTECEL: Düşünülmeden hemen söylenmiş söz veya şiir. * Kelimenin lügat mânası ile ıstılah mânası arasında münasebet bulunmayan kısmına mürtecel; münasebet bulunan kısmına da menkul denir. * Fık: Konuşulandan başkasına bir alâka bulunmaksızın sarih bir ihtimal ile kullanılan lâfızdır. Meselâ: Süreyya lâfzı belli bir yıldızın adı olup her hangi bir şahsa isim olarak da kullanılır, her Devamını Oku
ZİNA: Haram ve büyük günah olan ve nikâhsız olarak yapılan cinsi münasebet. Devamını Oku
SIRAR: Devenin sütü çok olsun ve yavrusu emmesin diye emziğinin dibine bağladıkları ip. Devamını Oku
DA’DAA: Koyunu ve keçiyi çıkarıp sürmek. * Sallamak. * Bir kimseye “güzel dur” demek. * Miktarı çok olsun diye depretip çevirmek ve doldurmak. Devamını Oku
HENÎEN LEKÜM: Size âfiyet olsun, şifa olsun. Helâl olsun. * Tebrik ederiz. Devamını Oku
RESMEN: Devlet namına, resmî olarak, devlet tarafından. * Kat’i olarak anlaşıldığına göre. * İsteye isteye. Bile bile. * Görünüşte, âdet yerini bulsun diye. Nezaket icabı olarak. Devamını Oku