MÜNTECİB kelimesinin Osmanlıca anlamı nedir?
MÜNTECİB: Güzide, seçkin.
MÜNTECİB ile alakalı bazı sözcükler ve Osmanlıca anlamı
MÜNTEC: Neticelenmiş, sonu belli olmuş. Devamını Oku
MÜNTECİM: Yıldızın doğması. Devamını Oku
MÜNTEKA: Muhtar. Güzide, seçkin. Devamını Oku
MÜNTEHAB: Seçilmiş. Güzide. İntihab ve ihtiyar olunmuş. Devamını Oku
ESİRE: Seçkin, güzide. * İlim bakiyyesi. Devamını Oku
MÜNAKKAH: (Nakh. dan) En iyileri seçilmiş. Müntehab, güzide. * Soyulmuş, temizlenmiş, ayıklanmış. * İdâre gayesiyle fazlası kesilmiş masraf. Devamını Oku
GÜZÎDE-GÂN: (Güzide. C.) f. Seçkinler, beğenilmişler, seçilmiş olanlar. Devamını Oku
FÂİK: Üstün, üstünde. Diğerinden daha değerli ve üstün. Her şeyin güzide ve a’lâsı. Âli. * Başın boyun ile bitiştiği yer. Devamını Oku
NUHBE: Herşeyin seçkini, iyisi. * Seçkin, seçilmiş, müntehab, güzide. * Korkak. Devamını Oku
KERİME: Kız evlâd. * Kendine ikram edilmiş kimse. Şerefli. * Güzide, seçkin, kıymetli şey. * Vücudun kıymettar yerlerinden her biri. Devamını Oku
MUSTAFA: (Safvet. den) Güzide. Istıfâ edilmiş. Has ve seçilmiş. * Hz. Peygamber’in (A.S.M.) mübarek bir ismi. (Bak: Fahr-i kâinat – Resul) Devamını Oku
KİFAF: (Aslı: Kefaf) Yetecek kadar olma. İhtiyaca yetecek kadar azık. * Bir şeyin güzide ve hayırlısı. * (Keffe. C.) Terazi kefeleri. Devamını Oku
BİM Ü ÜMİD: Korku ve ümid. Devamını Oku
MÜSTA’RİB: (Arab. dan) Araplaşmış. Aslen Arap olmadığı hâlde so adan Araplaşmış olan. Devamını Oku
MÜŞBİ’: Doyuran, tok eden. Devamını Oku