MA’MA’ kelimesinin Osmanlıca anlamı nedir?
MA'MA': Kimseye birşey vermeyen kadın.
MA’MA’ ile alakalı bazı sözcükler ve Osmanlıca anlamı
MA’MA’: Kimseye birşey vermeyen kadın. Devamını Oku
AFİRE: Komşusuna bir şey vermeyen kadın. Devamını Oku
BÜRAKA: Bütün gün yüzünü süsleyen kadın. * Yemek sırasında bir kimseye kızıp, yemeği kimseye vermeyip yalnız yiyen kadın. Devamını Oku
HAYR-İ MUKAYYED: Bir kimseye hayırlı olduğu halde, diğer bir kimseye göre zararlı ve şer olan şey. Devamını Oku
CEHAM: Yağmur vermeyen bulut. Devamını Oku
HUFAS: Isırdığı yer acımayıp zarar vermeyen yılan. Devamını Oku
KIYAS-I AKÎM: Man: Neticesiz veya doğru netice vermeyen kıyas. Devamını Oku
BÎ-FASAL: (Kürtçe) Fırsat vermeyen, kocaman mahlûk. Devamını Oku
LÂKAYD: Kayıtsız. Alâkasız. Karışmayan. Kıymet ve ehemmiyet vermeyen. Aldırış etmeyen. Devamını Oku
ASABE: Kuvvet, şiddet. * Bir tek sinir. * Baba tarafından akraba olanlar. * Bir kimseye yardım ve takviye eden akrabası takımı. * Fık: Eshab-ı Feraiz, hisselerini aldıktan so a geri kalanı, terekeyi alan kimse. (Babası ve evladı olmayan kimseye vâris olan.) Devamını Oku
NEHUR: Burnuna vurmayınca veya burnuna parmak sokmayınca sütünü salıvermeyen deve. Devamını Oku
SURETPEREST: f. Görünüşe, surete çok kıymet veren. Esasa kıymet vermeyen. * Resimleri çok seven ve meftun olan. (Bak: Sanem-perest) Devamını Oku
MÜMAŞAT: Birlikte hoş geçinmek. * Bir maslahat yolunu takib etmek. * Meslek işlerinde tesviye, tervic ve idare etmek. * Karışmamak. * Başkalarının zarar vermeyen fikirlerine uyarcasına hareket etmek ve sulh u salâh üzere durmak. Uygunluk. Devamını Oku
İTTİBA’: Tabi’ olma. Arkasından gitme. İtaat etme. Tebaiyyet ve imtisal etme.(Mariz bir asrın, hasta bir unsurun, alil bir uzun reçetesi: İttiba-ı Kur’andır! M.)(Muhabbetullah, Sünnet-i Seniyyenin ittibaını istilzam edip intac ediyor. Ne mutlu o kimseye ki, Sünnet-i Seniyyeye ittibaından hissesi ziyade ola. Veyl o kimseye ki, Sünnet-i Seniyyeyi takdir etmeyip, bid’alara giriyor! L.)(Eğer Allah’a muhabbetiniz varsa, Devamını Oku
UVZ: Bir kimseye sığınmak. Devamını Oku